Gıda ambalajının 4 işlevi…


Prof Dr AZİZ EKŞİ- Lefke Avrupa Üniversitesi Gastronomi Bölümü

Günümüzde toplumların gelişmişlik düzeyi farklı kriterlerle tanımlanıyor. Bunlardan biri de yılda kişi başına  ambalaj kullanımıdır. Bu değer dünyada 110 dolar iken, Türkiye’de  200, AB’de 250, ABD’de 350 ve Japonya’da 550 dolardır.Dünya ölçeğinde ambalaj sektörünün büyüklüğü ise  700 milyar dolardır ve bunun yarısını gıda ambalajı oluşturuyor.
Tek başına bu veri bile ambalajın gıda için ne kadar gerekli olduğunu gösteriyor. Fakat  bu gerçek ortada iken, ambalajın gereksizliğini savunanlara ve “ambalajlı gıdadan uzak durulmasını” önerenlere de rastlıyoruz. Kuşkusuz, her süreç gibi ambalajlamanın da olumsuz yanları vardır. Gıda maliyetini artırması, çevreye yük oluşturması, malzemeden gıdaya zararlı madde göçme(migrasyon) olasılığı gibi. Bu olumsuzlukların minimum düzeye indirgenmesi gerektiği açıktır. Fakat, ambalajın yalnız olumsuz yanlarına odaklanılması ve  sağladığı yararların  gözardı edilmesi yanlıştır.  Böylece hem ambalajlı gıda hakkında yersiz bir kuşku yaratılıyor hem de  açıkta  gıda satışına açıktan  arka çıkılıyor.

Oysa, matematiğin uygulanmasında  4 işlem  ne kadar önemli ise  ambalajlama açısıdan da 4 işlev o kadar önemlidir. Bu nedenle ambalajın; içerme, koruma, kolaylık ve iletişim  diye tanımlanan 4 işlevinin zaman zaman anımsanması gerekiyor:
 (1)İÇERME işlevi, belirli miktar   gıdayı  bir arada tutmasıdır.  Bu miktar  miligramdan tona kadar  değişebiliyor. Böylece gıdaya bir yerden başka yere taşınma olanağı sağlanıyor. Gıdanın tarladan fabrikaya, fabrikadan markete ve marketten eve  ve ayrıca ülkeden ülkeye ve kıtadan kıtaya taşınması ancak bu yolla gerçekleşebiliyor. Her gıdanın;  istenilen büyüklükte, her mevsimde ve dünyanın her köşesinde bulunması gerçekleşiyor. Böylece  ambalaj, gıda güvencesinin sağlanmasına  katkı sağlıyor.
(2) KORUMA, ambalajın en yaşamsal  işlevi. Gıdayı  öncelikle yağış, güneş, nem gibi klimatik faktörlerden koruyor. Nemli  gıdalardan  suyun  buharlaşmasını (kurumasını) önlerken kuru gıdaların nem bağlamasını(nemlenmesini) engelliyor. Düşme, çarpma ve baskı  gibi faktörlerin  yol açtığı  ezilme, kırılma gibi fiziksel değişmeleri kısıtlıyor. Toz, gaz, böcek ve özelliklle mikroorganizma   bulaşmasını engelleyerek  gıdanın   bozulmasını geciktiriyor. Daha da önemlisi gıda zehirlenmelerini önlüyor. Böylece ambalaj, gıda kalitesinin korunmasına ve gıda güvenliğinin sağlanmasına katkıda bulunuyor.

(3) KOLAYLIK işlevi, ambalajın günlük yaşama ilişkin   faydalarını  içeriyor. Tüketici markette daha çabuk karar verebiliyor. Satın alma sonrası gıdanın eve taşınması ve  evde depolanması kolaylaşıyor. Yemeğin bileşenleri daha duyarlı dozlanabiliyor. Yemeği  hazırlama ve pişirme süresi kısalıyor. Sofrada yemek çeşitliliğine katkı sağlıyor. Kadının çalışma yaşamına katılması ile bu işlevin önemi artıyor. Böylece ambalaj, yaşam kalitesinin yükselmesine  destek oluyor.
(4) İLETİŞİM  işlevi, tüketicinin kafasındaki soruların yanıtlanması açısından önemlidir. Etiket üzerinden tüketiciye; gıdayı kimin ürettiği, gıdanın  hangi bileşenlerden oluştuğu, hangi katkıları içerdiği, alerjen içerip içermediği, kaç gram  veya  litre olduğu, hangi tarihte tüketilmesi gerektiği ve  kaç TL olduğu hakkında bilgi veriliyor. Böylece ambalaj, içeriği dışarıya yansıtıyor ve bilinçli tüketime yardımcı oluyor.
Bu noktada, ambalajın olumsuz yanlarına da değinmeden olmaz. Bunların başlıcaları; gıda maliyetini artırması, çevreye atık oluşturması ve malzemeden gıdaya zararlı madde göçme(migrasyon,korozyon) olasılığıdır. Ancak sağlanan gelişmelerle bu olumsuzlukların giderek azaldığı görülüyor. Örneğin birim hacım  gıda için gerekli ambalaj miktarı  zamanla azalıyor.1991’den 2010’a  malzeme ve proses optimizasyonu  ile sağlanan ambalaj tasarrufu; camda  %15,metalde  %16, plastik  ve laminede  %31, kağıt ve kartonda ise %38’dir. Bu gelişme hem  gıda maliyetinde ambalajın payını hem de çevreye ambalaj atığını azaltıyor. Atık toplama sistemleri ve dönüştürme teknikleri de bu azalmaya katkıda bulunuyor. Ambalajdan gıdaya zararlı madde geçme olasılığı ise izin alma süreci ile kontrol ediliyor. Her plastik değil, ancak migrasyon testinden geçen plastikler  gıda ambalajı olarak kullanılabiliyor
Kısaca; ambalajın gıda güvenliği açısında tehdit oluşturduğu  abartılı  ve yanıltıcı bir görüştür.Bu yolla  ambalajlı gıda hakkında gereksiz kuşku yaratarak açıkta gıda satışına kapı araladığımızı unutmayalım. Gıda güvenliği açısından asıl tehdit işte budur.
Gerçekte ise ambalajın gıdayı koruduğu ve gıda güvenliğini sağladığı gün gibi ortadadır. Ayrıca gıda ısrafının azalmasına ve yaşam kalitesinin artmasına da katkıda bulunmaktadır. Gıda bağlamında ambalajın vazgeçilmezliği de bundandır.



Yorumlar

Popüler Yayınlar